ÇEK DEVRİ

ÇEK DEVRİ

Ödeme vasıtası olan çekte kabul yasağı bulunmaktadır. İşbu yasağın bir sonucu olarak bir çek muhataba yalnızca ödeme amacıyla ibraz edilebilecek ve eğer karşılığı varsa muhatap tarafından bedeli hamile ödenecektir. Uygulamada sıklıkla ileri tarihli çekler düzenlenmektedir. Bu nedenle ibraz tarihine kadar çekler sürekli devir edilmektedir. TTK çekin ibraz süresi içinde dahi devir edilebilmesinin önüne bir engel koymamıştır.Çekler emre yazılı kıymetli evraklardır. Kanunen emre yazılı olmasına rağmen çeklerin nama ve hamiline yazılı olarak düzenlenebilme imkanı da TTK gereği mevcuttur. Bu nedenle çeklerin devrini 3 başlık altında incelemek gerekecektir.

NAMA YAZILI ÇEKİN DEVRİ

TTK 654. Maddesinde nama yazılı senetlerin tanımını yapmıştır. İlgili madde " Belli bir kişinin adına yazılı olup da onun emrine kaydını içermeyen ve kanunen de emre yazılı senetlerden sayılmayan kıymetli evrak nama yazılı senet sayılır.’’ Şeklindedir. Bu tanımdaki olumsuz emre kaydını içererek nama yazılı düzenlenmiş çeklerin devri bakımından ilk kriter TTK 647. Maddesinde düzenlenmiş zilyetliğin devri şartıdır. TTK 647/2 hükmü ise "Bundan başka emre yazılı senetlerde ciroya, nama yazılı senetlerde yazılı bir devir beyanına da gerek vardır. Bu beyan kıymetli evrakın veya ayrı bir kâğıdın üzerine yazılabilir.’’ Şeklindeki ifadelerle nama yazılı senetlerin devri için yazılı devir beyanı şartını aramıştır. Yine TTK 788/2 ‘ ‘’ “Emre yazılı değildir” kaydıyla veya buna benzer bir kayıtla belirli bir kişi lehine ödenmesi şart kılınan bir çek, ancak alacağın temlikiyle devredilebilir. Bu devir, alacağın temlikinin hukuki sonuçlarını doğurur.’’ Şeklindeki ifadelerle nama yazılı çeklerin alacağın temliki yoluyla devredilebileceğini hüküm altına almıştır. İlgili kanun maddeleri birlikte değerlendirildiğinde nama yazılı bi çekin devri için zilyetliğin devri ve alacağın temliki beyanı gerekmektedir. Alacağın temliki Borçlar Kanunu’nun 183 vd. maddelerinde düzenlenmiş olduğundan devrin şekli ve hukuki sonuçları işbu maddelere göre düzenlenecektir. Nama yazılı bir çekin ciro+zilyetliğin devri yoluyla devri sonuç doğurmayacaktır.

EMRE YAZILI ÇEKİN DEVRİ

TTK 824. Maddesinde emre yazılı senetleri ‘’Emre yazılı olan veya kanunen böyle sayılan kıymetli evrak, emre yazılı senetlerdendir.’’ Şeklinde tanımlamıştır. TTK 788/1 ise açıkça emre kaydını içermese dahi belirli bir kişi lehine düzenlenen çeki emre yazılı çek saymıştır. 

 TTK 788/1 emre yazılı çekin devri için gerekli şartları da belirtmiştir. İlgili madde ‘’Açıkça “emre yazılı” kaydıyla veya bu kayıt olmadan belirli bir kişi lehine ödenmesi şart kılınan bir çek, ciro ve zilyetliğin geçirilmesiyle devredilebilir.’’ 

Kanunda emre yazılı çekin devri için ciro+zilyetliğin devrinin arandığı açıkça belirtilmiştir. Cironun kayıtsız ve şartsız olması gerekir. Aksi halde bu şartlar yazılmamış sayılacaktır. Çekte kısmi ciro yapılması yasaktır. Yine muhatabın cirosu da TTK gereği batıl sayılmıştır. Muhatabın cirosu makbuz hükmündedir. Ciro türleri ve çekte ciroya ilişkin detaylı bilgiler için makalemizi inceleyebilirsiniz.

HAMİLİNE YAZILI ÇEKİN DEVRİ

TTK’nun 788/2 ve 788/3 . Maddelerinde hamiline yazılı çekin tanımını yapmıştır. İlgili maddeler "Belirli bir kişi lehine “veya hamiline” kelimelerinin veya buna benzer başka bir ibarenin eklenmesiyle düzenlenen çek, hamiline yazılı çek sayılır.’’ ve ‘’Kimin lehine düzenlendiği gösterilmemiş olan bir çek, hamiline yazılı çek hükmündedir." ’Şeklindedir. Yine hamiline yazılı çekin devri TTK’nun 647/1. Maddesinde düzenlenmiştir. İlgili maddeye göre hamiline yazılı kıymetli evrakın devri için yalnızca zilyetliğin devri yeterli görülmüştür. Zilyetliğin devri dışında başkaca bir şart aranmamıştır. Hamiline yazılı bir çekin ciro edilmesi durumunda çekin hukuki niteliği değişmeyecektir.